1915 olayları ve ermeni diasporası!

Haçlı zihniyeti durmadan hortlamaya devam ediyor. Bir yandan meydan savaşlarında elde edemedikleri zaferlerin ezikliğini yaşayan Siyonist Haçlı zihniyeti, diğer yandan terörün arkasına saklanarak cennet vatanımızı bölme hesapları yapmaya devam ediyorlar.

Ellerinde milyonlarca Müslümanın kanı bulunan, kadın çocuk demeden Müslümanları öldüren batılı ülkeler sözde Ermeni soykırımının 101. Yılında da yine Türkiye’ye saldırmaya başladı. Finansal kaynak vererek Papa dahil devlet adamlarına sözde soykırımı kabul etmeleri için atağa geçen Ermeni lobisi dünya kamuoyuna yanlış bilgiler vererek algı oluşturmaya çalışıyor.

Bu gün Almanya senatosunda oylanacak olan 1915 olaylarındaki eli kanlı Ermenileri yalan dolu tarih  sayfalarında haklı göstermek için cennet mekan ecdadımız Osmanlı’ya çamur atmaya hazırlanırlarken, kendilerinin Yahudi ırkını yok etmek için yaktıkları Nazi fırınlarını unutmuş gibiler..

Dün dünyanın virüsten kaçar gibi, kaçtığı Yahudi ırkına kucak açan mazlumların dostu ülkemiz ve ecdadımız olmuştur. 1915 olaylarının asıl mağduru olan Osmanlının varisi olan Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya devam eden haçlı zihniyetinin bu oyunlarının senaryosunu çok iyi okuduk, figüranlarını da çok iyi biliyoruz.

Haçlı Zihniyeti ve Siyonist destekli Ermeni lobisinin dünya kamuoyuna yanlış ve yanlı bilgiler vermesi aslında hem yeni bir oyunun hem de yeni bir algı operasyonlarının başlangıcı aynı zamanda gündemi saptırmasıdır.

Birinci Dünya Savaşı yıllarında özellikle Avrupa’da büyük acılar yaşandı doğrudur.  Anadolu’daki Türkler ve Ermeniler de bu acılardan nasibini aldı. 1915 Ermeni Techiri yıllarca Ermeni Diyasporası ve Batı medyası tarafından soykırım olarak tanıtıldı. Türkiye’nin bütün girişimlerine rağmen bu ezber bir türlü bozulamadı..

Ermeni Diasporasının “tanıma, tazminat, toprak” talebi şeklinde özetlediği bu soykırım yalanı yıllarca Türkiye’nin önüne büyük bir sorun gibi getirildi. 1980’li yıllarda ASALA terör örgütü bir çok büyükelçilik çalışanımızı bu yalanı öne sürerek katletti.

“Büyük Ermenistan Hayali” Rusların Ermenileri cesaretlendirmesiyle ortaya çıkan ve hala devam eden Ermeni Sorununun temelini atan meselelerden biridir. Ermenilerin “Ermenistan Hayali” ile nasıl kullanıldıklarını, Osmanlı Devleti ve ordusuna karşı tutumlarını, çıkartmış oldukları iç savaşın sonucunda neler olduğunu tarihçilerimizde ve arşivlerimizde olmasına rağmen emperyalist ve Siyonist batı bu tezlerimizi görmezlikten ve anlamamazlıktan gelmeye devam ediyor.

ASALA’nın devamı olan ve sözde Kürt sorunu varmış gibi ortaya çıkan ermeni asıllı PKK, yıllarca ülkemizde 50 bin masum insanımızın canını almaya devam etti. Marksit bir düşünceye de sahip olan bu emperyalist örgüt, doğu ve güneydoğu Anadolu’da Ermeni iddiasına katkı için oluk oluk Müslüman kanı akıttı.

Özünde Ermeni olan bu kanlı terör örgütü Avrupa ülkelerinin de desteğini alarak büyük Ermenistan hayalini gerçekleştirmek için Doğu Anadolu’da Ermenistan’a çıkan bir koridor açma gayreti ve eylemleri boşuna değildir. Doğu’da PKK, batıda Ermeni Diasporası yoğun mesai içerisindeler.

1970’lerin başından itibaren, bu kelime “1915 Ermeni Tehciri” olayı nedeni ile sözde “Ermeni Soykırımı” nı ifade etmek üzere emperyalist Batı merkezli olarak Türkiye’nin karşısına çıkarılmaktadır. Batı Parlamentoları’na getirilen karar tasarılarında, sözde soykırımın 1915 ile 1923 yılları arasında yapıldığı yazılıp, Kurtuluş Savaşı suçlu, Türkiye’yi paylaşmak için yürütülen emperyalist savaş haklı ilan edilip, Sevr kararları da, uygarlık ve insan hakları amacı ile alınmış kararlar olarak gösterilmektedir. Bu şekilde Cumhuriyetin dayandığı temellerin yıkılması ve Karen Fogg’un deyimi ile “Türk tarihinin hakkından gelinmesi” hedeflenmektedir..

Dün yani 90 yıl önce Ulusal Kurtuluş Savaşında, Rumlar ve Ermeniler İngiliz ve Fransız emperyalistleri ile işbirliği yapmışlar, bilhassa doğuda Çarlık Rusyası koruyuculuğunda Ermeni Taşnak ve Hınçak örgütleri bir Ermeni Devleti kurma hayali ile bugünkü PKK gibi katliam ve ayaklanmalara girişmişlerdir..

Savaş şartlarında hıyanetin cezası her ülkede ölüm olmasına rağmen, Osmanlı Devleti isyancı Ermenileri Halep Vilayetinde sevk ve iskan etmek üzere tehcir kararı almıştır.  Bu olay ve İngilizlerin savaş koşullarında bir propaganda faaliyeti olarak 1916’da yayınladığı, içindeki belge ve bilgilerin tamamen yalan olduğu açığa çıkmış “Mavi Kitap” kullanılarak başlatılan kampanya bugünde yalanların dozu arttırılarak sürdürülmektedir..

Emperyalizm dün Ortadoğu’da İsrail’i, bugün Irak’ta ve Suriye’de Kürtleri kullandığı gibi, yarında Kafkaslarda Ermenileri kullanacaktır. “Sözde ermeni soykırımı” yalanında Ermeniler Batı’yı değil, Emperyalizm Ermenileri kullanmaktadır. .

Bugün yapılması gereken, “işi yalan söylemeyen tarihçilere bırakmak”, “konuyu uluslararası platformlara taşımak”, “suçu İttihatçılara ve Osmanlıya yıkıp, Türkiye’nin sorumlu olmadığını söylemek” ve “Mavi Kitap iddialarını çürütmeye çalışmak” değildir..

Çünkü Türkiye’yi soykırımla suçlayan emperyalist devletlerin siyasetleri belge ve kanıta değil, dünya çapındaki stratejik çıkarlarına dayanmaktadır. Yapılması gereken; emperyalizmin planlarının farkında olup, kanla kurulan bu ülkeyi, gerekirse silahla savunacağımız güçte olduğumuzu onlara göstermekve deklere etmektir..

Yeter ki biz bir ve diri olalım. Gerisi hikayedir. Bu millet bir ve diri iken yedi düvele kafa tutmuş, zaferleriyle destanlaşmıştır.

Hakkında Aziz Dağtekin

1960 yılında Elazığ'da doğdu. Öğrenimini İstanbulda tamamlayarak gazetecilik mesleğine 1983 yılında başladı. sırasıyla Hergün, Bulvar, Hürriyet ve Türkiye Gazetelerinde muhabirlik ve yazı işleri kadrolarında görev aldı. Basın sektöründen 2006 yılında emekli oldu. Halen idare yeri Adana olan ve Ulusal yayın yapan Netinternet, Ekonet Haber, Eko İntenet Haber sitelerinde Genel Yayın Yönetmenliği ve ekonomi ile alakalı yazı ve yorumlar yazmaktadır. Gazetecilik mesleği yanısara sigortacılık, pazarlama ve finans sektöründe üst düzey yöneticiliklerde bulundu. Sırasıyla İhlas Barter ve Turk Barter'da franchise ve bölge müdürlüğü görevlerinde yer aldı. 2005 yılında Turk Barter'dan ayrılarak Anadolu Barter'ı kurdu. Halen 13'e yakın şubesiyle faaliyet gösteren Anadolu Barter'ın Yönetim Kurulu Başkalığını yürütmektedir. Evli ve 2 çocuk babası olan Gazeteci-Yazar Aziz Dağtekin halen Basın Konseyi üyesi ve Adana'da Kurulu bulunan Çukurova Güreş Vakfı ile Elazığlılar Kültür ve Dayanışma Derneğinin de kurucu üyesidir.

Göz Atmak İster misiniz?

Arkası açıkta olanlar, vergiye dikkat!

Aziz Dağtekin Yazdı   Dünya yaşanabilir güzel bir gezegen ama, yaşantıyı bozan beceriksiz yönetimlerdir. Bu beceriksizler …

Bir yanıt yazın