Bir fıkra, bir dram

Nasrettin Hoca, bağdan topladığı üzümleri eşeğine yükler. Evine giderken yolda çocuklar peşine takılır.
– Hoca Efendi bize de üzüm verir misin, dedikleri zaman Hoca çocuklara bakar.
Bu kalabalık çocukların her birine bir salkım verse, üzümler bitecek.
Tutar, her birine bir tane üzüm verir.
Çocuklar sızlanmaya başlar.
– Ama Hoca efendi, çok az verdin.
Nasrettin Hoca:
– Canım niye ısrar ediyorsunuz. Ha bir tane ha on tane ne fark eder.
Nasıl olsa hepsinin tadı aynı değil mi, diyerek gider.

Nasrettin hoca fıkraları yıllardır yüzümüze tebessüm, kulağımıza bir küpe olmuştur. Bundan sonra da olacaktır. Tabi bu fıkraları okuyanın nasıl okuduğu ve anladığı da önemli.

İşte o fıkralardan birini siz dostlarla paylaştım. Ne güzel değil mi? Nasıl da uyanıkça işin içinden çıkıvermiş bay hocamız!

Yaşadığımız hayatın bu günkü halet-i ruhiyesine nasılda uyu veren bir fıkra. Biz üzüm isteyenler her istememizde bize bir tek üzüm tanesini vererek sustururlarken biz gık bile diyemiyoruz. İlahi hoca efendi bu kısadan hisseyi niye dedin ki. Bak şimdi nasılda kendine pay çıkartanlar var.

Düşünmeyin ne demek istediğim açık nettir. Yaşım atmış. Her gelen bizden salkım salkım üzüm alırken, bizlere (maaş farkı, ürün fiyatları, yaşanan hayat pahalılığı vs.) bir üzüm tanesi dahi vermiyorlar. Bizden mızıkçılık yapan bile olmuyor. Nedense siz çok yaşa demek geliyor içimizden.
Hey gidi eski günler hey. diyerek sözü yazdığım bir şiirimle tamamlamak istiyorum.

DÜNYADA KAZANANLAR…
Çıkması çok kolay, inmek eziyet.
Koydukça üstüne koyan kazanır!
Beleşten bol kazanç şimdi meziyet,
Kimsesiz garibi soyan kazanır.

Üğütmez; değirmen çarkına dökse,
Özünde adalet duygusu yoksa,
Yeridir omuza, ta başa çıksa,
Dil ile hak hukuk diyen kazanır.

Asıktır yüzsüzün o yüzü gülmez,
Emeği unutmuş, teri hiç bilmez,
Derindir testisi az ile dolmaz,
Aç gözlü, her daim doyan kazanır.

Riyakar sözünde asla duramaz,
Kendinden olanı kırmaz, kıramaz,
Her yerde o vardır, gözden ıramaz,
Hoplayıp zıplayıp kayan kazanır.

Kimi var çok aciz, kimisi kördür,
Keskindir elinde kılıcı vardır,
Fark etmez kim haklı tamamı birdir,
Sebepsiz canlara kıyan kazanır.

Çörekçi der bunun olmaz arası,
Ahir hayat ayrı, başka orası,
Orada geçmiyor dünya parası,
İslami nizama uyan kazanır.

Hakkında İsmail Çörekçi

İsmail Çörekçi Kimdir? 1960 yılında Adana'nın Yumurtalık İlçesi Kaldırım köyünde dünyaya gelen İsmail Çörekçi 1965 Yılından bu güne Adana Yüreğir de yaşamaktadır. 1975 Yılı Genel başkanlığını Alparslan Türkeş'in yaptığı MHP'yle tanışan Çörekçi MÇP, MHP'DE uzun yıllar yöneticilik yaptı. İlçe başkanlığı görevinde de bulunan Çörekçi yedi kez üst kurul üyeliğine bulundu. Bu arada 1994-1999 arası Akçatekir beldesinde muhtarlık yaptı. 1999 yerel seçimlerde MHP'den belediye başkanlığına aday olan Çörekçi, 2014-2019 yılları arası Pozantı Belediyesi Meclis üyeliği göreviyle halkına hizmet etme şansını bulmuştur. Halen emekli olan Yazar-Şair İsmail Çörekçi, neşir yazıları dışında "Bir ömür" adlı şiir kitabı olan birisi olarak, siyasetin dışında doğa ve edebiyat en büyük tutkusudur.

Göz Atmak İster misiniz?

Tarih katliam kulübesi olmaktan çıkmalıdır

Aziz Dağtekin Yazdı Adil yönetici hakkında Allah Rasulü bir hadis-i şerifte buyuruyor ki “Kıyamet gününde …

Bir yanıt yazın