Halep düşmesin, insanlık ölmesin!

Emperyalizmin kana doymaz vampirleri Halep’te katliamlara devam ediyor. Bölücülerin eline bir kıymık batsa bile feryat figan eyleyen ve sözde özgürlük ve insanlık havariliğini yapan Avrupalının dili adeta kıçına kaçmış gibi Halep’in düşüşünü bıyık altında kıs kıs gülerek izliyor.

Ve yine yüreklerimizi parçalanıyor.  Bir adım ötemizde yani hemen yanı başımızda virane bir şehir düşünün. Bir şehir düşününki; insanların evlerine bombaların, sofralarına açlığın düştüğü. Bir şehir düşünün;  kimyasal silahların acımasızca insanların üzerinde denendiği.

Ve yine bir şehir düşününki; kadın, çocuk, yaşlı demeden  her gün onlarca masumun hunharca katledildiği. Bir  şehir düşünün; mazlumların, mağdurların feryadının her an arş-ı Rahman’ı titrettiği.

Ve bir şehir düşününki; hastanelerin ağır bombardıman altında yıkıldığı. Çaresizlikten yaralıların tedavi edilemediği. İlaca hasret bekleyen hastaların yardım  çığlığının, sokaklarda yankılandığı.

Bir şehir düşününki; yiyecek ekmeğin, içecek  suyun, sığınılacak bir evin bulunmadığı. İnsanların  soğuktan donarak can verdiği.  İşte bu şehir, asırlardır gönül bağımızın olduğu Halep’tir.

Bugün Halep’te bir medeniyet, bir tarih, bütün insanlığın gözü önünde yok ediliyor. Kadim şehir, insanlarıyla birlikte haritadan siliniyor. Sözün  tükendiği noktadayız. İnsanlık olarak tarihin en büyük  acılarından birisine, tarifi imkânsız üzüntülere şahit oluyoruz.

Egemen güçlerin bölgemizdeki hırs, menfaat  ve iktidar kavgası uğruna İslam beldeleri harabeye dönüyor.  Bir adım ötemizdeki topraklar feryat, kan ve gözyaşına doydu. Sınırımızın bittiği yerde şiddet ve  nefret başlıyor..

Soralım şimdi hep birlikte kendimize: Zalimler,  zaferler devşirirken, mazlumlar tel örgüler önünde  beklerken , biz  hala susacak mıyız? Kudret sahipleri karşısında dünya Müslümanları olarak sadece  yutkunacak mıyız? Buğzetmekle, kahretmekle, ağlayıp, sızlanmakla mı yetineceğiz?

Elbette hayır! Millet olarak bizler hakkı ve hakikati söylemeye, insaf ve vicdana çağırmaya, mazlumların sesi, mağdurların ümidi olmaya devam  edeceğiz. Devam edeceğiz ki, insanlık ölmesin!  Bizler, Halep’ten yükselen ve yüreklerimizi dağlayan çocuk çığlıklarını, annelerin çaresiz feryadını, babaların, yaşlıların ah-u eninlerini elbette duyacağız. Duyacağız ki insanlık ölmesin!

Bizler, Halep’ten son bir ümitle bize uzanan elleri elbette boş çevirmeyeceğiz.  Çevirmeyeceğiz ki insanlık ölmesin! Necip milletimiz, “Kişi, kardeşine yardım ettiği sürece Allah da ona yardım eder…”  hadisini her daim şiar edindi.
Hiçbir ayrım gözetmeksizin kendisine sığınan bütün muhacirlere ensar oldu. Yeryüzünün her tarafına iyilik ve güzellikler taşıdı.  İnsanlığın ölmediğini dünyaya asırlarca bu millet haykırdı. Bugün ise sıra Halep’te.

Bugün bize Halep’i yaşatmak, yine insanlığın ölmediğini haykırmak düşüyor. Kardeşlerimize yalnız olmadıklarını göstermek, onlara bir umut ışığı olabilmek düşüyor.  Mazlumları gür sesi olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz’in Halep’e girerek, soydaşlarımızı ve dindaşlarımızı koruması düşüyor.

Hakkında Aziz Dağtekin

1960 yılında Elazığ'da doğdu. Öğrenimini İstanbulda tamamlayarak gazetecilik mesleğine 1983 yılında başladı. sırasıyla Hergün, Bulvar, Hürriyet ve Türkiye Gazetelerinde muhabirlik ve yazı işleri kadrolarında görev aldı. Basın sektöründen 2006 yılında emekli oldu. Halen idare yeri Adana olan ve Ulusal yayın yapan Netinternet, Ekonet Haber, Eko İntenet Haber sitelerinde Genel Yayın Yönetmenliği ve ekonomi ile alakalı yazı ve yorumlar yazmaktadır. Gazetecilik mesleği yanısara sigortacılık, pazarlama ve finans sektöründe üst düzey yöneticiliklerde bulundu. Sırasıyla İhlas Barter ve Turk Barter'da franchise ve bölge müdürlüğü görevlerinde yer aldı. 2005 yılında Turk Barter'dan ayrılarak Anadolu Barter'ı kurdu. Halen 13'e yakın şubesiyle faaliyet gösteren Anadolu Barter'ın Yönetim Kurulu Başkalığını yürütmektedir. Evli ve 2 çocuk babası olan Gazeteci-Yazar Aziz Dağtekin halen Basın Konseyi üyesi ve Adana'da Kurulu bulunan Çukurova Güreş Vakfı ile Elazığlılar Kültür ve Dayanışma Derneğinin de kurucu üyesidir.

Göz Atmak İster misiniz?

İran kime hizmet ediyor?

Aziz Dağtekin Yazdı İran gerçekten boş olduğunu bir kez daha kanıtladı. İran devlet olduğu günden …

Bir yanıt yazın