Şer odakları puslu havada buluştu. Bu puslu havada Türk’ün Türk’ten başka dostunun olmadığını bir kez daha gördük.
Dün bir Cihan İmparatorluğu olan Osmanlı’yı haritadan kaldırmaya yeltenen hain şer odakları, Haçlı ziyniyetinin işbirlikçileri bu gün de Türkiye Cumhuriyeti Devletini yok etmek için Ortadoğu’nun puslu vadisinde birleştiler. Bu gafillerin unuttuğu bir hakikat var ki onu da maalesef unutmuş durumdalar. O hakikat ki iki cihan güneşi sevgili peygamberimizin methiyesine mashar olmuş bir ecdadın varisleri olduğumuzu, bu kutsal topraklarda sevgili peygamberimizin ruhaniyetinin olduğunu göremiyorlar oluşudur.
Türkiye’yi iç kargaşalıklara sürüklemek için her türlü melaneti denedikleri halde başarılı olamayan şer odakları, birlik ve beraberliğimizi asla istememektedirler. Düşünün her defasında Türkiye’nin yanında yer aldığını dile getirenler, bu gün avuçlarını sıvazlamaktadırlar.
Bu kutsal beldemize 2023’ü göstermemek için koalisyon kuran bu şer odaklarına siyasi irade derhal cevap vermelidir. Böl parçala yut taktikleri üzerine korku imparatorluğunu kuran emperyalistlerin gövde gösterisi de boş değildir. Hazar Denizi’nden bin 500 kilometre menzilli füze denemesi ile gövde gösterisi yapan Kızıl Moskof’un bu çıkışını bize “Ayıdan post, Moskof’tan dost olmaz” ata sözümüzü çok iyi hatırlatıyor.
“Osmanlı’nın mirasından pay almaya geliyorum” diyen ayaş Moskof’un bu sözlerine sözde müttefiklerimizin sesi ya çıkmıyor, yada çıksa çok kısık çıkıyor. Türkiye üniter yapısını ve uluslararası hukukunu her daim kullanabilecek durumdadır. Suriye’nin koruma jandarmalığına soyunan Rusya, çakallar sürüsüne takılıp, Türkiye’nin gücünü bin 500 kilometre öteden denemeye kalkışmamalıdır.
Hükümete önerimiz şu dur ki; hükümet sen, ben kavga ve kaygısını bir kenara bırakmalı, siyasi parti liderlerini gelişen tehlike karşısında devlet sırlarını ifşa etmemek kaydı bilgi alışverişi yapmalıdır. Türkiye bütün unsurları ile ikinci bir haçlı savaşına eksiksiz bir şekilde hazır olmalıdır. Bugünden itibaren “sen ben yok biz varız “ olmalıdır.
Haçlı ordusunun ve Moskof’un hainliklerini biz çok iyi biliyoruz. Çünkü bizi birinci cihan harbine sürükleyen, oyun ile bu günkü oyun aynıdır. Bu iki Rus jetinin Suriye üzerinden hava sahamızı yani hükümranlık hakkımızı ihlal etmesi bize iki Alman harp gemisinin, el çabukluğuyla Alman bayrağını indirip Türk Bayrağını göndere çektikten sonra Karadeniz’e süzülerek çarlık Rusyası sahillerini topa tutmasını hatırlattı.
Haklı olarak, dünden tecrübe sahibi olduğumuzdan şüphelerimiz var! Sanki benzer bir tezgâh, bir başka yanımızda yine sahnelenmeye başladı. O zaman Rusya, o iki uğursuz gemiden top ateşine tutulmuştu. Bu defa kendisi iki jetle bizi tahrik etmekte. Aradaki fark ilki, denizden karaya harp gemileriyle, bu sefer ki de savaş uçaklarıyla havadan havaya olmakta.
Oyuna gelmeden iptidalli davranmalıyız. Bu oyuna gelmemeliyiz. Oyun kurucuların oyunu bozguna uğratmalıyız. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın, bu kutsal beldeyi şer odakların şerrinden muhafaza eylesin.