Ve 60 yıllık hasret bitiyor! Dünya Türk yerli otosu ile tanıştı!

Türkiye’nin yerli otomobili görücüye çıktı. Önce farları, sonra aynaları, daha sonra da lale figürlü panjurları ortaya çıkan yerli otomobilin tanıtımı için geri sayım sona erdi. İlk otomobil girişimi Devrim’den 58 yıl sonra tüm hakları Türkiye’ye ait olan yeni yerli araç Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımıyla Gebze’deki Bilişim Vadisi’nde tanıtım törenle tanıtıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün ülkemiz için tarihi bir güne, Türkiye’nin 60 yıllık rüyasının gerçeğine dönüşmesine hep birlikte şahitlik edeceğiz.” dedi. Erdoğan aynı zamanda, “Made in Turkey değil Türkiye’de yapılan.”
Türkiye’nin merakla beklediği Türkiye’nin Gebze’de Otomobili’nin ön gösterimi bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımıyla yapıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gebze’de “Bilişim Vadisi” nin resmi açılış töreni ile yerli otomobilin tanıtılacağı “Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu Yeniliğe Yolculuk Buluşması” programında konuştu.
“Bugün ülkemiz için tarihi bir güne, Türkiye’nin 60 yıllık rüyasının gerçeğine dönüşmesine hep birlikte şahitlik edeceğiz.
Biliyorsunuz yıllardır Türkiye’nin kendi otomobilini üretiyorsunuz, bizim montajcılıktan çok daha iyisine layık olduğumuzu dile getiriyorum. Ülkemizi, 350 adet safra bulmayan otomotiv üretim potansiyelinden 1,5 milyonun üzerinde bir üretim seviyesine çıkardık. Bu sektördeki ihracatımız 32 milyar dolara ulaştı. Ama maalesef, kendi otomobilimizi üretme çabalarımızda uzun süre netice alamadık. Bu konuda neler adım attık, girişimde bulunduk. Bizim hayalimiz; tüm otomobillerin sahip olduğu, tasarımcılarımızın ve mühendislerimizin emekleriyle yoğrulan, milli teknolojilerle çalışıyor, dünyaya adımını duyuracak bir otomobil sahip olmaktı. Bunun için bir babayiğit arıyorduk. Nihayetinde, milletimizin bu hayaline gönül veren, taşınan koyan babayiğitler ortaya çıktı ve Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu’nu kurdu.
Sadece işine odaklanmış, profesyonel bir ekip kurup çalışmalarını bugünlere getirdiler. Bu iş için 100’ün üzerinde Türk mühendis gecesini gündüzüne kattı, evinden. Bunların bir kısmı da, yurtdışı prestijli işlerini bırakıp, sırf bu projede yer almak için büyük bir heyecanla vatanlarına dönen arkadaşlarımızdan oluşuyor.
Sessiz ama derinden gidildi. İşte bugün ön gösterim araçlarını, tam da 2 sene önce söz verdiğimiz gibi, ilk kez sizlerle paylaşıyoruz. Tabii içinde bulunduğunuz bu mekânı da özellikle seçtik. Burası Türkiye’nin Bilişim Vadisi. Burası Türkiye’nin yarınlarını şekillendirecek teknoloji üssü. Gerçekten biz bu tarihi günde iki mega projeyi aynı anda hayata geçiriyoruz. Hem Bilişim Vadimizin resmi açılışını gerçekleştiriyor, hem de otomobilimizin ön gösterim araçlarını sizlerle paylaşıyoruz. Türkiye’nin otomobili Girişim Grubu’nun tüm üyelerine, projese emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.
Türkiye’nin yerli ve milli otomobil arayışı yeni değildir. Yaklaşık 60 yıldır bu hayalin peşinde koştuk. Devrim’in hikâyesi, aynı zamanda bize hayallerimizin nasıl kâbusa dönüştürüldüğünün de örneğidir. Daha önce uçak yapan, motor geliştiren, silah üreten müteşebbislerimizin başına ne geldise, Devrim otomobilinin başına da aynısı yapılmaktadır. Kimin adına çalıştığı, kimin sesi olduğu, kimin çıkarını koruduğu artık gün gibi aşikâr olan birileri çıkıp, şarj edilebilir projeler gibi, bunu da hem psikolojik, hem de fiili olarak sabote içindir. Kayseri’deki uçak fabrikasına sipariş verilmesine, dışarıdan alınan siparişlerin de ihraç edilmesine engel olan zihniyet, bugün de yine faaliyette. Zor şartlarda kurduğu silah fabrikasında hayranlıkla takip edilen üretimler yapan kişiyi,
Türkiye’nin kendi motorunu üretmesi için dişlerine takarak çalışanlarının emeklerini zayi içindir, aynı kafayla bugün de bizim karşımıza dikiliyor. Devrim otomobili için harekete geçmeli, “Türkler otomobil üretemez” diye bir kampanya başlatılıyor. İşin ilginç yanı, dönemin Sanayi Bakanlığı’nın da bu kampanyaya katılmış olduğu. Yerli otomobilin hem teknolojik olarak üretilemeyeceğini, birkaç yıl sonra Batılı firmaların ülkemizde kurdukları otomobil fabrikalarını alkışlayarak karşılamışlardır. Halbuki, bugün Türkiye bambaşka bir yerde başladı.
Daha önceki uçak, silah, motor projelerinin sürdürülmesi halinde de bugün bambaşka bir yerde bulunacaktık. Gümüş Motor teşebbüsünden 65 yıl sonra hala motorumuzu kendimiz üretemiyor olmanın sancılarını çekiyoruz. Bu vesileyle, ülkemizin ilk motor fabrikası teşebbelerinde başlatan, sanayileşme fikrinin yılmaz savunucusu Necmettin Erbakan hocamızı da rahmetle, minnetle yad ediyorum. Farklı motorlar nezdinde başlattığımız projelerimiz sonuçlanmıştır, birkaç yıl içinde her türlü ihtiyacımız karşılayacak şekilde, motor meselesini de kökten çözmüş olacağız. Kaybettiğimiz 65 yıllık hesabını sormayı da milletimize bırakıyoruz “
Devrim otomobilinin benzinli sürüş için yolda, projeyi boğma kampanyasına çevirenler, emin olun, Türkiye’nin Otomobili için de aynı şeyi yapmaya çalışacaklardır. Ama bu kez izin vermeyeceğiz. Devrim otomobilinin önünü kesmeyi başardılar, ama şimdi yaptığımız “devrin otomobilinin” önünü, inşallah kesemeyecekler.
Bugünkü noktaya gelebilir için 17 yıldır ter döküyor, emek veriyor, mücadele ediyoruz. Peki, 17 yılın sonunda ne oldu? Milli gelirimizi 236 milyar dolardan 950 milyar dolarlara kadar yükselterek, 4 kat artırdık. Her ne kadar oğlunuzda baz bazında bir miktar düşüş yaşanmışsa da, inşallah en kısa süre trilyon dolar rakamını aşarak, hak ettiğimiz yere geleceğiz. İhracatımızı 36 milyar dolardan 170 milyar dolara yükselterek, 5 kat ileriye taşıdık. İstihdamda 9 milyona yakın bir artış sağladık. Bu vesileyle, dün 2 bin 325 lira olarak seçtiğiniz 2020 yılı asgari ücret rakamının ülkemize, işverenlerimize, çalışanlarımıza hayırlı olmalı diliyorum. Enflasyonun 3 puan üzerinde yüzde 15 olarak yapılan bu artış sonunda asgari ücret, 2002’ye göre reel olarak yüzde 154 yılda yükselmiş durumda.
Ülkemize, ulaşım amaçlı yaptığımız yatırımlarla da çağ atlattık. Bunun en güzel örneklerinden biri, Türkiye’nin yüz akı projelerinden Osmangazi Köprüsüdür. Daha pek çok mega projeyle yolları, köprüleri, havalimanlarını vatandaşlarımızın hizmetine sunduk.
Yaptığımız yatırımlarla güçlü bir bilim ve teknoloji iklimi tesis ettik. Bugün, 207 üniversitemiz, 1.572 Ar-Ge ve Tasarım merkezimiz, 85 Teknoloji Geliştirme Bölgemiz, bu altyapı ile çalışan 112 bin araştırmacımız var. Bilişim Vadimiz ile yeni ve çok güçlü bir aktörü daha çok çalışır. Böyle, dünyadaki başarılı örneklerden bir benzerini ülkemizde kurmuş oluyoruz. Burası Milli Teknoloji Hamlemizi ulusal ve uluslararası düzeyde temsil amaçlıdır. Bilişim Vadisi, yaklaşık 200 bin metrekare kapalı bölümüyle, ülkemizin en büyük teknoloji geliştirme bölgesinde.
Savunma sanayinde elde ettiğimiz başarıları satın alınabilir alanlara da taşıma gayiyle kurduğumuz bu vadiyle, yarının Türkiye’sini daha sağlam temellere oturtmayı hedefliyoruz. Ürettiğimiz yüksek teknolojili savunma sanayi ürünleri sayesinde, güçlü ve rakipsiz bir küresel oyuncu olmaktan ilerliyoruz. Milli SİHA, milli İHA, milli helikopter, gemi, tüfek, eğitim uçağı, elektro-optik sistem, mühimmat gibi ürünler, Türk mühendisliğinin geldiği seviyelerini ve kabiliyetlerimizi göstermesi için da son derece gereklidir. Şimdi sıra sıra, bu ürünler sivil teknolojilere uyarlayarak, daha geniş bir alana damga vurmaya sahiptir. Bunun için tüm sektör temsilcilerimizin, yatırımımızın, tıpkı buradaki babayiğitlerimizin yaptığı gibi, taşınan altına koyması gerekiyor.
Türkiye artık yeni teknolojilerin sadece piyasa değil, tasarlamak geliştiren, üreten ve tüm dünyaya ihraç eden bir ülke haline gelecektir. Biz bu güce, iradeye, teknik tıklayınız, insan gücüne sahibiz. Yeter ki kendimize güvenelim, yeter ki kendimiz inanalım.
MEGA TEKNOLOJİ KORİDORU
Bilişim Vadimiz, kabiliyetlerimizi bir araya getirip, önümüzdeki dönemin eğilimlerini bugünden yönlendirme içinde attığımız adımlardan oluşur. Bu bağlantı Marmaray’a, Bilişim Vadisi ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi bağlantısı kuruyoruz. Bunu 20 milyonluk nüfusu yarının teknolojilerinin yeşereceği Bilişim Vadisi ile buluşturuyoruz. Bu ulaşım hattına “Mega Teknoloji Koridoru” diyebiliriz.
Bilişim Vadisi çatısı altına alıyoruz. İşte Osman Gazi Köprüsü burada. Artık İzmir’e iki buçuk saatte ulaşılabiliyor. Bu sayede Kocaeli ile İzmir’de teknolojik çözümler buluşturuyoruz. Buralarda oluşacak bilgi birikimiyle uluslararası alanda rekabet edebilir bir teknoloji üssü oluşturmanın peşindeyiz. Türkiye’nin somut projelere dökecek. Bu teknoloji üssüyle, kritik teknolojilerin geliştirilmesinde ülkemize çağ atlatacağız.
Yeni teknolojilerin en önemli bileşeni yazılımlardır. Bunun için 170 bini aşan yazılımcı sayımızı hızla 500 binin üzerine çıkaracağız. Çocuklarımıza yazılım geliştirme yetkinliği kazandırmak için eğitim faaliyetlerini daha da artıracağız.
Bilişim Vadimiz, yeni nesil yazılım okullarından birine de evinizde yapacak. Teknoloji şirketleri, sivil toplum çalışmaları ve ilgili kurumlarımızla birlikte çalışıyoruz. Bilişim Vadisi, Açık Kaynak Platformunun da merkezi olacak.
İşte tüm bu avantajlarından dolayı Bilişim Vadisi, Türkiye’nin Otomobili projesine evinde yapıyor. Otomobilimizin fiziken üreteceği fabrikada bu endüstrinin kalbinin attığı Bursa’da. Gemlik’te silahlı kuvvetlerimize ait olan büyükçe bir yerimiz var. Yaklaşık 4 milyon sınıfarelik bu alanın 1 milyon sınıfarelik içindir buraya tahsis edeceğiz, suratle fabrikamızın yapımına başlayacağız.
Fikri ve sinai hakları tamamen bize ait olan bu araçla birlikte, dünya çapında bir Türk markasıyla tanışmış olacak. Bu markaya ilişkin tüm stratejik kararları ülkemiz alıyor. Bizim fikirlerimiz, bizim mühendislerimiz tarafından hayata geçiriliyor. Atılan hiçbir adım için kimseden lisans almıyor, icazet almıyor, her türlü teknik özellik kendimiz belirliyoruz. Bir başka ifadeyle, oyunun kurallarını artık biz koyuyoruz. Libya’da da biz koyuyoruz, Suriye’de de biz koyuyoruz.
Dünya, otomotiv sanayii yeni bir yol ayrımındadır. Elektrikli, otonom ve ağ bağlantılı teknolojilerin liderliğinde yeni üretim modelleri ortaya çıkıyor. Şu an bu yarışta herkes eşit şartlarda. İhracatı 32 milyar gereken bulan otomotiv sektörümüzü bu değişime adapte etmek zorundayız. Yapay zekâ her alanda olduğu gibi otomobillerde de bunların biri olduğu. Sanayimizi tüm unsurlarıyla bir sonraki çağa şimdiden hazırlamak istiyoruz. Türkiye’nin otomobili projesinde teknoloji birikimimiz, şarj edilebilir pek çok seçenek de önünü açacak, ateşleyicisi altında. Bunun için hata yapma lüksümüz yoktur. Kurallar koyan biz olduktan sonra, bu bilgilerin kimlerden destek çalışmamızın, kimleri çalıştırdığımızın bir önemi kalmıyor. Bu konudaki kinayeler, ya cehaletin, ya husumetin, ya da özgüvensizliğin üründür.
Türkiye’nin en güzide kurumlarından yetişmiş mühendisler, şu an bir yerli otomobilin matematik modellemeleri ve dayanıklılık testleri üzerinde çalışıyor. Sınıfının en geniş iç hacimli, en yüksek performanslı ve en uygun fiyata aracını üreteceğiz. Aracımız sıfır tasarlamakla çalışarak, çevreyi hiç kirletmeyecek. Seri üretime geçtiğimizde, klasik olmayan, doğuştan elektrikli ilk ve tek SUV modelinin sahibi olacağız. Üretime geçtikten 3 yıl sonra, binek otomobillerde ülkemizde en yüksek yerlilikle ihtiyacın tek marka, yine Türkiye’nin Otomobili olacak. 2022 yılında tüm Türkiye’de şarj için bizim da hazır olacak. Tüm kurumlarımız bu altyapı için hazırlıklara şimdiden başladı. Bunun bu otomobil yerli ve millidir. Hiç kimse bu gerçeği perdelemeye çalışmıyor.
Hatırlarsanız, tüplü televizyonlardan panel televizyona geçilirken, eski oyuncuların önemli bir kısmı devre dışı kalmış, yeni oyuncular yükselişe geçmişti. Akıllı telefonlara benzer bir süreç yaşanmıştı. Biz Türkiye’nin Otomobilini elektrikli olarak üreterek, geçmişin veya bugünün değil, hemen geleceğin teknolojisine uzanıyoruz. Tasarımıyla, bataryasıyla, şarj istasyonlarıyla bu otomobil projesiyle ülkemizi, geleceğin dünyasına hazırlıyoruz. Dünyada bunu yapabilen pek az ülke vardır. Türkiye, daha en başından elektrikli otomobil içindir girerek, herkesten bir değil, birkaç adım birden biri geçiyor. Bu otomobili sadece kendi ihtiyaçlarımız için üretmiyoruz. Biz küresel bir marka peşindeyiz. Avrupa gibi yakın pazarlardan başlayarak, tüm dünyada bu otomobili yollarda gördüğümüz gün, hedefimize ulaşmış olacağız. Üretim ve ihracat stratejimizi buna göre belirliyoruz.
İLK ÖN SİPARİŞİ VERİYORUM
Bu araca sahip olmak için sabırsızlıkla beklediğini biliyoruz. Bu otomobilin ticari olarak satışa sunulacağı 2022 seçenek, Milletimizin projeye ve Milli Teknoloji Hamlesine olan desteğini göstermek için ön satış işleminde olabilir. Dünyada benzer projelerde kullanılan bu yöntem, ülkemizde de hayata geçirebiliriz. Milletimizin, ön satışta ortaya koyacağı masal bu projeye sahip çıkacağına yürekten inanıyorum. Recep Tayyip Erdoğan olarak, şahsım adına ilk ön siparişi de buradan veriyorum.
Bu proje için tüm cesaretini ve azmini ortaya koyan babayiğitlerimize tekrar teşekkür ediyorum. Özel sektör koordinasyonunu yürüten Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile kamu tarafındaki koordinasyonundan sorumlu Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız büyük bir özenle çalışıyor. Büyük sorumlulukla yürüttükleri için milletim adına teşekkür ediyorum. Ülkemizin 60 yıllık hayalini gerçekleştiren kahramanlar sizler olacaksınız. Adınız tarihe geçecek. Gelecek nesiller sizin başarınızı konuşacaklar. Cumhurbaşkanlığı olarak ilk günden beri olduğu gibi, bundan sonra da hep yanınızda yer alacağız. Attığınız onu adımı bizzat takip ediyorum. Rabbimin izniyle Türkiye, önümüzdeki dönemin yükselen değeri, attığında merakla takip edilen ülkesi bulunmaktadır. İnandığımızda kendimiz, kendimize güvendiğimizde aşamayacağımız hiçbir engel bulunmuyor. Bu duygularla girişim çalışması yer alan şirketlerimizi ve projede görev alanı ekibi bir kez daha tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum. “
İŞTE TÜRKİYE’NİN otomobili
Erdoğan, açıklamalarının Ardından yerli Otomobille poz verdi ifadesini kullandı “Türkiye’de yapılan, Türkiye degil Malı” ettik.
GÜÇ ÜNİTESİ SERGİLENDİ
Gebze’de bulunan ‘Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu Yeniliğe Yolculuk Buluşması’nın fuaye alanında yerli otomobil ait modüler ve elektrikli güç ünitesi sergilendi.

Hakkında Editör

Taraf olmayan, habercilik yapan Net İnternet Haber, bağımsız özgür, tarafsız habercilik ilkesini benimsemiş olup, hakkın ve haklının yanında yer almayı ilke edinmiştir.

Göz Atmak İster misiniz?

2025 yılı asgari ücreti 22 bin 104 lira olarak belirlendi

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Işıkhan, 2025 yılında uygulanacak asgari ücretin 22 bin 104 lira …

Bir yanıt yazın