Netinternet Haber İnternet Haberciliğinin Doğru Adresi
Türkiye’nin, Kuzey Suriye’de başlattığı operasyona önce yeşil ışık yakan daha sonra tehdit tweet’leri atan Trump’tan açıklama geldi. Trump “Türkiye’ye büyük yaptırımlar geliyor! İnsanlar gerçekten NATO Üyesi Türkiye ile savaşa girmemiz gerektiğini düşünüyor mu? Sonu gelmeyen savaşlar bitecek” dedi.
Türkiye’nin, Kuzey Suriye’de başlattığı Barış Pınarı Harekatı’na önce destek veren daha sonra çelişkili açıklamalarla süreci kördüğüme çeviren ABD Başkanı Donald Trump’tan yeni açıklamalar geldi.
Twitter hesabından açıklamalar yapan Trump “Birbirleriyle 200 yıldır savaşan halklar arasındaki bir diğer savaşa girmeyeceği. Avrupa’nın kendi IŞİD mahkumlarını alma şansı vardı ama bu bedeli ödemek istemediler. ‘Bırakın ABD ödesin’ dediler” mesajı paylaştı.
“TÜRKİYE’YLE SAVAŞA GİREBİLECEĞİMİZİ Mİ DÜŞÜNÜYOR?”
Trump “Kürtlerin, ABD’yi dahil etmek için bazı mahkumları salabileceğini” söylerken, “Bunlar Türkiye ya da tabi oldukları Avrupa ülkeleri tarafından kolayca yeniden yakalanabilir ama hızla hareket etmeliler” ifadelerini kullandı.
Trump mesajına “Türkiye’ye büyük yaptırımlar geliyor! İnsanlar gerçekten NATO üyesi Türkiye’yle savaşa girebileceğimizi mi düşünüyor? Sonu gelmeyen savaşlar sona erecek!” sözleriyle son verdi.
ABD’de Fox televizyonunda yayımlanan ‘Fox&Friends’ programındaki bir katılımcının ABD’nin bölgede yeni bir savaşın içine girdiğine dair yorumunu eleştiren Trump, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
“Brian Kilmeade, Fox and Friends’te konuyu tamamen yanlış yorumladı. 200 yıldır savaşan halklar arasında yeni bir savaşa girmiyoruz. Avrupa’nın kendi DEAŞ tutuklularını geri alma şansı vardı ama bedelini ödemek istemediler, ‘ABD ödesin’ dediler. Kürtler bizi savaşa dahil etmek için bazılarını (DEAŞ mensuplarını) serbest bırakıyor olabilir. Türkiye ve Avrupa onları kolayca yakalayabilir ama ellerini çabuk tutmalı. Türkiye’ye büyük yaptırımlar geliyor. İnsanlar gerçekten NATO ülkesi Türkiye ile savaşa gireceğimizi mi düşünüyor? Sonu gelmeyen savaşlar bitecek. Bizi Orta Doğu batağına çekenler şimdi orada kalmamızı en çok isteyenler.”
