Türkiye’nin Filistin’de garantörlük önerisine dünyadan büyük destek

Filistin’de akan kanın durdurulması ve kalıcı çözüm için Türkiye’nin gündeme taşıdığı “garantörlük” formülüne dünyadan peş peşe destek geliyor.

Gazze’de terör estiren İsrail’e karşı Birleşmiş Milletler hala ateşkes kararı alamayıp vahşeti seyrederken, Türkiye akan kanın durması için diplomasi mekiği dokuyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan nezdinde yüksek düzeyli görüşmeler gerçekleştirilirken, problemin çözümüne ilişkin “garantör ülkeler” formülü geniş yankı uyandırıyor.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “24 saat içinde ateşkes sağlanmazsa Türkiye süratle devreye girmeli” çıkışının ardından MHP kurmayları, Kıbrıs’ta olduğu gibi Filistin’de de Türkiye’nin öncülüğünde mutabakat imzalanması ve Ankara’nın garantör ülkeler arasında yer alarak Türk askerinin bölgede barış gücü olarak konuşlandırılması görüşünü paylaşıyor.

Başkan Erdoğan, “Arabuluculuk ve adaletli hakemlik dahil üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız” diyerek teklifi uluslararası kamuoyu ile paylaştı.

Bakan Fidan, Kahire’de düzenlenen toplantıda Filistin-İsrail meselesinde yeni bir garanti mekanizması getirilmesini tartışmaya açarak, Türkiye’nin her türlü kolaylaştırıcı ve insani rolü oynama konusunda hazır olduğunu belirtti.

GARANTÖRLÜK PLANI

Türkiye’nin de aralarında bulunduğu bölge ülkelerinin barışın garantörü olması planına göre önce Filistin ve İsrail için garantör ülkelerin belirlenmesi ve iki tarafın taleplerinde uzlaşma sağlanıp mutabakat imzalanması öngörülüyor.
Türkiye’nin teklifiyle, garantör ülkelerin, mutabakatın hayata geçirilerek şartların yerine getirilmesi için denetleyici rol üstlenmesi isteniyor.

DÜNYADAN DESTEK

Türkiye’nin garantörlük talebine ilk olumlu cevap Rusya’dan geldi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, “Bu teklif, Türkiye’nin dengeyi sağlama arzusundan kaynaklanıyor. İşbirliği yapmaya hazırız.” sözleriyle teklife destek verdi.

İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, “Türkiye arabuluculuk göreviyle gerilimi azaltabilir.” dedi.

Pakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mümtaz Zehra Beluc, Filistin-İsrail meselesinde ateşkes sağlanması için bütün girişimleri desteklediklerini açıkladı.

3 NOKTADA GARANTÖR TÜRKİYE

Halihazırda Türkiye; Rusya ile problemli olan Gürcistan’ın Acaristan bölgesinde, Kıbrıs’ta ve Nahcivan’da garantör ülke olarak görev yapıyor.

  • Türkiye, Kıbrıs’ta zulmü bitirip adaya güven sağlayan ülkeler arasında yer aldı. 1959 yılında Zürih’te imzalanan Garanti Anlaşması’nın 2. maddesine göre Türkiye İngiltere ve Yunanistan, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını, güvenliğini ve anayasanın temel maddeleri ile oluşan durumu tanıyıp ve garanti ediyor.
  • Türkiye’nin garantör olduğu yerlerden biri de Nahçıvan. 16 Mart 1921 tarihinde Moskova Anlaşması’nın imzalanması ile Türkiye, Nahçıvan’ın garantör ülkelerinden biri oldu.
  • Türkiye’nin kuzeydoğusunda Artvin ve Ardahan şehirleri sınırında yer alan Acaristan veya Acara Özerk Cumhuriyeti, Türkiye’nin garantörü olduğu yerler arasında sayılıyor.

MEHMETÇİK ERBAKAN HOCA ZAMANINDA DA FİLİSTİN’E GİTTİ

Türkiye’nin garantör ülke formülünün resmiyet kazanması durumunda Mehmetçik, cumhuriyet döneminde ikinci defa Filistin’e ayak basacak.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde 400 sene boyunca yönettiğimiz topraklara Türk ordusu, 1997 yılında “gözlemci” statüsüyle geri dönmüştü.

O süreç şöyle işledi:

1994-1996 arasındaki İsrail’in saldırıları sonrasında başlayan gerginlik, 21 Ocak 1997’de imzalanan Hebron (El-Halil) Sözleşmesi ile son buldu. El Halil’in Filistin’e devredilmesi kararlaştırıldı.

Sözleşmede, İsrail’i Başbakan Binyamin Netanyahu temsil ederken Filistin’i Yaser Arafat temsil etti. Batı Şeria’nın Kudüs’ten sonraki en önemli şehri olan El Halil’in statüsünün korunması için, 30 Ocak 1997 tarihinde Oslo’da imzalanan anlaşma ile uluslararası gözlemcilik görevi gücü oluşturuldu.

Bu görevi Türkiye, Danimarka, İtalya, İsveç, İsviçre ve Norveç üstlendi. Anlaşma, imzalandıktan 5 gün sonra 4 Şubat 1997’de Bakanlar Kurulu kararı ile onandı. 21 gün sonra 20 Şubat 1997’de TBMM’den tezkere çıktı.

20 Şubat 1997’de dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan, TBMM’den Batı Şeria’daki El Halil’e geçici gözlem gücü statüsünde asker gönderme kararı çıkması için tezkere gönderdi. Tezkere, o dönem Meclis’te temsil edilen 5 siyasi parti Refah Partisi (RP), Doğru Yol Partisi (DYP), Anavatan Partisi (ANAP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Demokratik Sol Parti (DSP) desteği ile kabul edildi.

TBMM’de alınan kararla Türk askeri gözlemci statüsüyle geçici süreliğine (3 ay) Filistin’in El Halil kentine gönderildi.

Hakkında Editör

Taraf olmayan, habercilik yapan Net İnternet Haber, bağımsız özgür, tarafsız habercilik ilkesini benimsemiş olup, hakkın ve haklının yanında yer almayı ilke edinmiştir.

Göz Atmak İster misiniz?

Kışlasız bedelli olur mu?

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, kışlasız bedelli askerlik uygulamasının gündemde olmadığını söyledi. Rusya-Ukrayna savaşı sonrası …

Bir yanıt yazın