Partisinin grup toplantısında konuşan MHP Lideri Devlet Bahçeli, Eurovision Şarkı Yarışması’nın birincisine tepki göstererek “Birinci olan erkek sanatçının tüylü ceket, pembe saten etekle yarışmada boy göstermesi utanç verici yozlaşmanın teyididir” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısına katıldı. Devlet Bahçeli, buradaki konuşmasında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bahçeli’den Eurovision tepkisi
Bahçeli, konuşmasında, Eurovision Şarkı Yarışması’nın birincisi İsviçre’nin temsilcisi şarkıcı Nemo’nun sahne kıyafetine tepki gösterdi.
“Utanç verici yozlaşmanın teyididir”
Bahçeli, “Birinci olan erkek sanatçının tüylü ceket, pembe saten etekle yarışmada boy göstermesi utanç verici yozlaşmanın teyididir.” dedi.
“İsrailli şarkıcıya itirazlar yoğun olsa da sonuç alınamamıştır”
Eurovision birincisine tepki gösteren Devlet Bahçeli, şunları kaydetti: Önceki yüzyılı kaybetsek de yeni yüzyılı kaybetmeyeceğiz. Milli eğitim en büyük kozumuz ve enerjimizdir. Memnuniyetsiz kitleler sapkın eğilimlerin pençesindedir. Eurovision Şarkı Yarışması insanlığın nasıl bir tehdit ile yüz yüze kaldığını belgelemiştir.
Sanattan çok siyasi içerikli yarışmanın çöküş propagandasına dönüşmesi kokuşmuşluğu göstermiştir. Eurovision Şarkı Yarışması insanlığın nasıl bir tehditle yüz yüze kaldığını belgelemiştir. İsrailli şarkıcıya itirazlar yoğun olsa da sonuç alınamamıştır.
“Marjinalliğin dozajı korkunç düzeylerdedir”
Sanattan çok siyasi içerikli yarışmanın ahlaki çöküşe dönüşmesi, erkekle kadın arasında 3. türün tedavüle çıkması ibret levhası olmuştur. Marjinalliğin dozajı korkunç düzeylerdedir.
Birinci olan erkek sanatçının tüylü ceket, pembe saten etekle yarışmada boy göstermesi utanç verici yozlaşmanın teyididir. Bunun adına çağdaşlık deniyorsa biz de diyoruz ki batsın böyle çağdaşlık anlayışı.
Biz çağdaşlığı ve modernliği kendi özümüzde kendi değer yargılarımızda bulacağımızı kararlılıkla belirtmek istiyorum. Kendimiz kalarak, aile yapımızı koruyarak hem Türk hem de Müslüman olarak Kızılelma destanını kahramanca haykıracağız.
“Tüm vatandaşlarımıza selamlarımı gönderiyorum”
MHP Lideri Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkan satır başları şu şekilde: Değerli vekiller, muhterem misafirler, basınımızın değerli temsilcileri, hepinizi hürmetle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden tüm vatandaşlarımıza selamlarımı gönderiyorum.
Çevremizde barış ve güvenlik odaklı huzur kuşağının oluşması, uzun vadeli dostane ilişkiler kurulması MHP’nin amacıdır. Uluslararası karar alma mekanizmalarının baştan aşağı revize edilmesi ertelenemez mecburiyettir.
“İsrail haddini aşmıştır”
BM dünya barışı için kurulsa da bu tarihi pozisyonundan uzaklaşmıştır. Filistin’de görüldüğü gibi BM’de alınan karar 5 devlet tarafından yok sayılmakta ve işlevsiz hale getirilmekte. Türkiye’nin aralarında bulunduğu 80 ülke Filistin üyeliğinin tekrar görüşülmesi için tasarı sunmuştur.
143 ülke kabul, 9 ülkenin ret oyu ile onaylanmıştır. Uluslararası toplum Filistin’in yanında durmuştur. Netanyahu katil, soykırımcı arıyorsa bir boy aynasına bakmalıdır. İsrail hattı ve hududu çoktan aşmıştır.
“Daha kapsayıcı yapı kurulmalıdır”
BM’nin demokratikleşmesi acil eylem çerçevesinde ele alınmalıdır. Eşit temsiliyet hakkının sağlanması hayata geçirilmelidir. Daha kapsayıcı yapı kurulmalıdır. Veto yetkisinin sınırlandırılması dünya barışına muazzam bir hizmet olacaktır.
Netanyahu’nun Refah’taki masumlara saldırması alçaklıktır. 221 gündür sivil halk yok edilmekte. Soykırımın bahanesi olamaz. Türkiye cesur dolu politikaları Filistin’in destekçisidir. Türkiye haklının safında, zulmün karşısındadır.
“Gazze’yi konuşmak demek Şanlıurfa’yı konuşmak demektir”
Sayın Cumhurbaşkanı’mızın ve kabinesinin sonuna kadar yanındayız ve arkasında duracağız. Bugün Kudüs’te susarsak gelecekte yurdumuzda çetin olaylar olacaktır. Gazze’yi konuşmak demek Şanlıurfa’yı konuşmak demektir.
İsrail ile Filistin arasında ateşkes yapılmalı ve kalıcı barış için taraflar harekete geçmelidir. Başkenti Doğu Kudüs olan, 67 sınırlarında bağımsız Filistin devletinin kurulmasından başka seçenek yoktur.
Aksi halde Orta Doğu’nun bir kıvılcımla yanması mukadderdir. MEB tarafından hazırlanan maarif modelini destekliyoruz. Milli Eğitim Bakanı’mızı kutluyorum. Öğretmenlik Meslek Kanunu’ndaki değişikliği destekliyoruz. Öğretmenlerimize şiddeti lanetliyoruz.
“Yeni maarif modelini destekliyoruz”
Yeni maarif modelini destekliyoruz. Yeni Yüzyıl’da atanamayan öğretmen kalmasın istiyoruz. Milli Eğitim Bakanı’mızı kutluyorum. Öğretmenlik meslek kanunundaki değişikliği destekliyoruz. Öğretmenlerimize şiddeti lanetliyoruz.
“ÖTV ve KDV sorununa neşter vurulmalı”
Türkiye’yi doyuran, çalışkanlık abidesi çiftçilerimizin derdi derdimiz, sevinci sevincimizdir. Ekmeğinin peşinde olan çiftçi kardeşlerimizin yüzünün gülmesi hedefimizdir. Onlara ne versek, ne yapsak yetersizdir. Bizi doyuran çiftçilerin doyması için ÖTV ve KDV sorununa neşter vurulmalıdır. Enflasyon canavarının boğazı sıkıldıkça bundan çiftçilerimiz de kazançlı çıkacaktır.
2024 bütçesinde tarıma verilecek destek yüzde 44 artırılmıştır. Buna rağmen gübre ve mazot desteğinin artırılması dileğimizdir. Tarım sektörü stratejik sektördür. Çiftçilerimizi aracıya, tefeciye, komisyoncuya ezdirmeyeceğiz. Terk edilen köylerin, dökülen gözyaşlarının umudu MHP ve Cumhur İttifakı’dır. Çiftçilerimizin arkasında olacağız.
“Maşa kullananları takipteyiz”
Bugünlerde emniyet ve yargı içine yuvalananlar yeniden Türkiye üzerinde hesap yapmakta. Kan içen vampirler akıllarını başına almalı. Kripto çeteler hesap yapıyor. Akıbetleri için 15 Temmuz gecesine bakmalılar. Hepsini takip ediyoruz. Tüm kanun dışı irtibat ve ilişki ağının farkındayız. Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla komplo devrededir..
Kanun dışı ilişkilerin farkındayız. Hedef AK Parti, MHP ve Cumhur İttifakı’dır, Türkiye’dir. Maşa kullananları takipteyiz. Gizli tanık ifadeleri ile şerefli isimleri karalamayı himaye eden kim varsa haindir, haşhaşidir. Bunların tepesine binilmelidir. Bakalım temiz eller operasyonu nasıl oluyormuş. 9. Yargı paketinde casusluk suçu ile ilgili düzenlemeden rahatsız olanlar araştırılmalıdır. Sözde gazetecilerin bedel ödemesi yakındır.