CHP Sözcüsü Faik Öztrak, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik görüşmelerinde Türkiye’nin de AB üyeliğini şart koşması gerektiğini söyledi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, MYK gündemiyle ilgili basın toplantısı düzenledi.
Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Öztrak, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik talebiyle ilgili konuştu.
Öztrak, ittifakın güçlenmesinin herkesin yararına olacağını söyledi.
“Türkiye taleplerinde haklıdır”
Türkiye’nin iki ülkeye sunduğu taleplerinde haklı olduğunu belirten Öztrak, “İttifakın güçlenmesi hepimizin yararınadır. Savunmamızı kolaylaştırır. Ancak Türkiye, müttefikimiz olacak İsveç ve Finlandiya’dan terörle mücadele konusundaki taleplerinde de haklıdır.” dedi.
“Türkiye’nin AB’ye üyelik talebiyle birlikte ele alınsın”
Açıklamalarına devam eden Öztrak, Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyeliğine karşı Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik talebini hatırlattı.
“Yerimiz mutlaka AB yapılanmalarında olmalıdır”
Öztrak, “Bu konunun Türkiye’nin AB üyeliğiyle birlikte ele alınması, özellikle Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin Savunma ve Güvenlik yapılanmalarındaki yeri, mutlaka masada olmalıdır.”
“Terörü kalıcı ve kesin bir biçimde bitirecek çözümle çıkmasını bilmeliyiz”
Ülkemiz bu süreçten, diplomasiyi etkin şekilde kullanarak, terörü kalıcı ve kesin bir biçimde bitirecek bir çözümle çıkmasını bilmelidir. Bu, Dışişleri Bakanlığı’nın tecrübeli diplomatlarını dışlayarak olmaz. Bundan sonuç alınmaz. Bugüne kadar da hiçbir zaman alınmamıştır.
“Türkiye’nin AB Savunma ve Güvenlik yapılanmalarındaki yeri mutlaka masada olmalı”
Diplomatik nezaket içinde, iç siyasete alet edilmeden götürülmesi gereken bu süreç, sadece Finlandiya’ya SİHA satarak, sadece birkaç teröristi geri alma anlaşması yaparak sonuçlanmamalıdır. Türkiye’nin vizyonu bundan çok daha geniş olmalıdır. Bir güvenlik örgütü olan NATO’ya İsveç ve Finlandiya’nın üyeliği müzakere edilirken, Bu konunun Türkiye’nin AB üyeliğiyle birlikte ele alınması, özellikle Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin Savunma ve Güvenlik yapılanmalarındaki yeri, mutlaka masada olmalıdır. Bu, dış güvenlik endişelerinin kalıcı bir biçimde giderilmesine katkıda bulunacaktır.” dedi.