Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeşilköy’deki Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi Açılış Töreni’nde “Başkenti Kudüs olan bir Filistin devleti artık şarttır.” dedi.
İstanbul Yeşilköy’de Latin Katolik Mezarlığı’nın bulunduğu alanda inşa edilen kilisede sona gelindi.
Kilisede aynı anda 750 kişinin oturarak ibadet edilebilecek.
Giriş katında ayinlerin yapılacağı bölümün bulunduğu kilisede, metropolitlik yaşam alanı, misafir odaları ve otopark yer alıyor.
Açılıştan sonraki pazar günü de ”kilisenin kutsaması” olarak adlandırdıkları ilk ayinin yapılacak.
Kilisenin yapım sürecinin 10 yılı bulurken bunun 7 yılının birtakım formalite ve prosedürlerle geçti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan açılış törenine katıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeşilköy’deki Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi Açılış Töreni’nde konuşuyor.
Erdoğan burada katılımcılara hitap ederek tarihi adımdan duyduğu sevinci ifade etti.
“Filistin devleti ertelenemez ihtiyaçtır”
Öte yandan Erdoğan kilise açılışında Kudüs’ün önemi vardı.
Erdoğan, “Yüz yıllar boyunca barış yeri olan Kudüs gasbın ve yıkımın sembolü haline geldi.Mesele çözülmedikçe bölge barışa hasret kalacaktır.
İki devletli çözümün muhafazası önemlidir. 67 sınırları temelinde başkenti Kudüs olan Filistin devleti ertelenemez ihtiyaçtır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şu ifadelere yer verdi:
Sayın Metropolit, Süryani Ortodoks cemaati mensupları sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Afganistan’daki depremlerde vefat eden kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Tüm imkanlarımızla yanlarındayız. Yardım malzemelerini süratle ulaştırılması için talimat verdik.
Temelini birlikte attığımız kilisenin açılışını sizlerle beraber yapmaktan memnuniyet duyuyorum. Emeği geçenleri tebrik ediyorum. Tüm İstanbul halkımız gibi Süryani toplumunun ihtiyaçlarını karşılamayı da devletimizin asli görevleri arasında addediyoruz.
Sayın Kadir Topbaş ile bu süreci başlattık. Sürecin kesintiye uğramaması için girişimlerde bulunarak 3 Ağustos 2019’da temelini attık. Sıkıntıların çözülmesi için güçlü irade gösterdik. Devletimizin desteği, Süryani toplumu maddi katkısı ile yapılan kilisenin hayırlı olmasını diliyorum. 2002’den beri hayata geçirdiğimiz reform niteliğindeki birçok çalışmadan biridir.
“6 ay içinde 167 azınlık vakfı seçimi tamamlandı”
Bulgar Demir Kilisesi’nin açılışına bizzat katıldım. Toplam 20 ibadethane restore edilerek hizmete açıldı. Bütün vakıflar sorunlarını devletin en yüksek kademesine iletme fırsatını buldu.
Balkanlar ve Batı Trakya’daki ayrımcılık devam etse de biz farklı inanç gruplarına asla bu yola tevessül etmedik.
Edilmesine de izin vermedik. Hiçbir şekilde bazı ülkelerle olan anlaşmazlıkların vatandaşlarımızı etkilemesine izin vermiyoruz. Ülkemizdeki azınlıklara ait 58 okul mevcut. Süryanilerin de okul açmasını temin ettik. Bu bölgede talep edilen bir okul konusunu da içişleri bakanımızın verdiği müjde ile 2 dönüme yakın arazi tahsisi ile o adımı da atmış olacağız.
Bu okulları devletimizin resmi okullarından ayrı tutmuyoruz. Her türlü desteği sunuyoruz. Vakıf seçimleri çıkan yönetmelik ile kısa sürede gerçekleştirildi. 6 ay içinde 167 azınlık vakfı seçimi tamamlandı. Uzun zaman alacak nice adımı siz vatandaşlarımızın istifadesine sunduk.
Her türlü ihtiyacınızda yanınızda olmayı sürdüreceğiz. Ortak vatanımız olan Türkiye’nin büyümesi için sizlerin de gereken desteği vereceğine inanıyorum. Türkiye Yüzyılı’nda sizlerin katkısına güveniyorum.
“Kimliğine bakılmaksızın zalimin karşısında mazlumun yanında durmak bizim görevimizdir”
Bu hoşgörü tablosunu çok anlamlı buluyorum. Türkiye farklı kültürleri asırlar boyunca barış içinde yaşatmış örnek birikime sahiptir. Bizim medeniyetimizde mazlumun da zalimin de kimliğine bakılmaz. Kimliğine bakılmaksızın zalimin karşısında mazlumun yanında durmak bizim görevimizdir.
“İslam düşmanlığı başta olmak üzere nefret suçları artmakta”
Son dönemde İslam düşmanlığı başta olmak üzere nefret suçları artmakta. Düşünce hürriyeti denilerek göz yumuluyor. Büyükelçiliklerimizin önündeki saldırılara müsaade ediliyor.
Diğer inanç gruplarının da verdiği tepki yok sayılıyor. Tahammül sınırlarını aşan bu saldırıların yenilerinin eklenmesini kabul edemeyiz. BM başta olmak üzere üyesi olduğumuz platformlarda bu tehlikeye dikkat çekiyoruz.
“Sükûnetin tekrar tesisi için diplomasi çalışmaları devam ettirmekte kararlıyız”
Musevisi ve Hristiyan’ı ile vatandaşlarımızın tepkilerini görmekten memnuniyet duyuyoruz. Kudüs’ün mübarek bir yeri vardır.
Osmanlı’nın bölgeden çekilmesi ile Müslüman ve Hristiyanların hakları adım adım ihlal edildi.
Yüz yıllar boyunca barış yeri olan Kudüs gasbın ve yıkımın sembolü haline geldi. Bugün bölgemizdeki sorunların temelinde Filistin meselesi bulunuyor. Mesele çözülmedikçe bölge barışa hasret kalacaktır.
İki devletli çözümün muhafazası önemlidir. 67 sınırları temelinde başkenti Kudüs olan Filistin devleti ertelenemez ihtiyaçtır. Haremi Şeref’e olan saldırılar artmaktadır. Biz hakkı hakikati, doğruyu söylemekten çekinmiyoruz.
Bugün de adil bir barışın kaybedeni olmaz düsturu ile hareket ediyoruz. Filistin meselesinin uluslararası hukuka göre çözülerek bölgenin barışa kavuşmasıdır. Kundaktaki bebelerin ölümü ve acı çekilmesi yürekleri yakıyor.
Türkiye çatışmaların bir an önce durması, gerilimin düşmesi için elinden geleni yapmaya hazırdır.
Orta doğu saldırılarını bilinenler bunun temelinde Filistin bulunuyor. Orta Doğu’ya kalıcı barışın gelmesi için iki ülkenin anlaşmasıyla mümkündür. İki devletli çözüm son derece önemlidir. Başkenti Kudüs olan bir devletin varlığı artık ertelenemez. Türkiye sükunet için elinden geleni yapmaya hazırdır. Bölgedeki tüm ülkeleri de barışa katkı sağlamaya davet ediyoruz.