Netinternet Haber İnternet Haberciliğinin Doğru Adresi
“Senin ne gücün var? Gıdanı bile dışardan gönderiyoruz” ifadeleriyle haması eleştiren Arınç’ın ofisinin önüne gıda kolisi bırakıldı. Arınç kendisine yönelik düzenlenen eyleme “Acıyorum” cümleleriyle yanıt verdi.
İsrail-Filistin arasındaki çatışmalar 8’inci gününde devam ediyor.
Dünyanın tek solukta takip ettiği savaşa her kesimden farklı yorumlar geliyor.
Konu hakkında düşüncelerini paylaşan bir isim de eski TBMM Başkanı Bülent Arınç.
Bülent Arınç, hamas güçlerinin İsrail’e saldırmasının Netanyahu’nun elini güçlendirdiğini, Filistinliler üzerindeki baskının daha da arttığını belirtti.
Arınç, “Senin ne gücün var? Gıdanı bile dışardan gönderiyoruz, teknik aletlerini dışardan karşılıyoruz. 2 tane uydurma füze atıyorusun İsrail’e sinek vızıltısı geliyor” ifadeleriyle haması eleştirdi.
Bu sözler üzerine tepki gösterilen Bülent Arınç’ın ofisinin önüne gıda kolisi bırakıldı.
“Her şeyimizle Filistin’in yanındayız”
Arınç, tartışmaya neden olan ifadeleri sonrasında yaptığı yeni açıklamasında ise şu cümleleri kullandı;
Zannediyorlar ki bu bir cihattır. Peki öyle düşünüyorsanız cihat emri sana da var. Pılını, pırtını topla, git oradan. Sen de bir mücahit olarak elinden geleni yap. Orada şehit olur. Olmaz. Ben sıcak yatağından çıkamam diyor. Bu olay çok taraflı, çok yönlü bir olaydır. Biz her şeyimizle Filistin yanındayız. Filistinlilerin yanındayız. Çalınmış vatan olduğuna inanıyoruz. Diğeri de gasp edilmiş insanlar. Topluluklardır. Ama bilelim ki 1948’de İsrail’i tanıyan üç ülkeden birisiyiz.
“Türkiye’nin başında derde sokmayın”
Bütün bu gerçekleri bilerek siz daha kendi ilçenizde birliği temin edemediniz. Ramallah’la Gazze arasındaki ihtilaf, İsrail’le Filistin arasındaki ihtilaftan daha büyüktü. Önce kendiniz kucaklaşın. Beraber bir seçim yapalım, görelim bakalım. Sizi kim muhatap alacak? Türkiye’den başka kimse muhatap almadı. Türkiye’nin başında derde sokmayın. Bize sadece üzüntüsü düşüyor, tasası düşüyor. Yıkılan şehirlerinizi yapmaya çalışıyoruz. Gıda yardımı yapıyoruz, onu yapıyoruz.
“Acıyorum onlara”
Mavi, Marmara olayı benim zamanımda oldu. Başbakan vekiliydim. Ne çektiğimizi Allah bilir. O yüzden akıllı davranın dediğim zaman dün akşam akşam ofisimin önüne gece on ikiden sonra gelmiş üç tane genç başlarına bir Filistin puşisi, ağızlarında yine benzer bir şey, ellerinde bir Filistin bayrağı beni protesto etmişler. Gündüz gelememişler. Gece gelmişler. Sonra da sosyal medyaya vermişler. Acıyorum onlara. Üzülüyorum onlar adına üzülüyorum.
“Bunlar bizim düşüncelerimizin yanlış olduğunu göstermez”
Çünkü bir dernek mensupları olduğumuzu söylüyorlar. O derneğe ben onlara babasının bile yapmadığı yardımı yaptım. Yirmi sekiz Şubat sürecinde yüz otuz parça gayrimenkullerine el konulmuştur. Başbakan yardımcısı olarak vakıflardan sorumluyum. Sekiz tane vakfın bütün gayrimenkullerini kendilerine iade ettim. Onların da bana yaptıkları bu. Gece yarısı operasyon. Acı şeyler. Bunlar bizim düşüncelerimizin yanlış olduğunu göstermez. Onların aldatılmış olduğunu gösterir. Bu da onların ayıbıdır.
