Paylaş
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, , partisinin grup toplantısında gündemi değerlendirdi. Bahçeli, “Açık ve samimi teklifimiz şudur. Memurlara yapılması planlanan 8 bin 77 liralık seyyanen artışın kök ücrete ve aynısıyla emeklilerin maaşına yansıtılmalıdır” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) de bugün ilk grup toplantısını gerçekleştirdi. MHP Lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasında önemli mesajlar verdi. Gündemde yer alan emekli maaşları ve zamlara değinen Bahçeli, konuşmasında bir teklifte bulundu.
“Seyyanen artış kök ücrete yansıtılmalı”
Devlet Bahçeli, şöyle konuştu: Emeklilere yapılan yüzde 25 zam makul ve yeterli bulunmamıştır. Açık ve samimi teklifimiz şudur. İlk olarak memurlara yapılması planlanan 8 bin 77 liralık seyyanen artışın kök ücrete ve aynısıyla emeklilerin maaşına yansıtılması beklentimiz ve talebimizdir. Kıdem tazminatıyla ilgili düzenlemeler gözden geçirilmelidir.
Kök ücret nedir?
Kök maaş, yasal düzenlemelerin ardından emekli maaşına gelen ek zamlar eklenerek ortaya çıkar. En düşük emekli maaşı sınırlaması ile sınırın altında kalan maaşlar, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından eklenen zamla alt sınıra yükseltiliyor. Kök aylığı, aradaki fark tutarı ve emekli aylığının toplanması sonucu emekli maaşı ortaya çıkar.
“Biz gelecekten umutluyuz”
Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde: Milletimizin her sorunu bizim sorunumuz, bu sorunlara çare bulacak da TBMM’dir. TBMM 1 Ekim 2023 tarihine kadar çalışmalarına ara vermeden çalışmak durumunda. Deprem hasarları için bazı düzenlemeler yapılacaktır. Nimet külfet dengesi adaletle kurularak depremin ağır sonuçları en aza indirilecektir. Depremin kabarık ekonomik maliyeti 104 milyar dolar düzeyindedir. Devlet deprem bölgesinde seferber olmuştur. Mağdur vatandaşlarımıza el uzatılmıştır. Siz vekillerden ricam görüşmelere eksiksiz katılmanızdır. Milletimizin sesine ses, hedeflerine de beden olmaya her zaman varız ve hazırız.
“İkinci dönem kabinesi kolları sıvamıştır”
Hayat pahalılığı kaderimiz değildir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, siyasal ve ekonomik istikrarın güvencesidir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında göreve başlayan ikinci dönem kabinesi, Türkiye ekonomisinin maruz kaldığı risk ve tehlikeleri en aza çekmek için kolları sıvamıştır. Biz gelecekten umutluyuz, çünkü Türkiyemizi seviyoruz.
“Memur ve emeklilere yapılacak zamların destekçisiyiz”
Hiçbir vatandaşını enflasyona ezdirmeme gayesi taşıyan bir iktidar görev başında. Biz de bu iktidarın yanındayız. Memur ve emeklilere yapılacak zamların destekçisiyiz. Ekonomik şartlar iyileştikçe, toparlanma gerçekleştikçe memur ve emeklilerimizin maaşları çok daha yüksek düzeylere ulaşacak. MHP işçinin, emeklinin, memurun, esnafın, sanayicinin, çiftçinin arkasındadır.
İnsan, rasyonel dürtülerle ekonomik çıkarlar peşinde koşan bir varlık da değildir. Varsayalım ki ekonomi büyüdü, işsizlik azaldı. Rakam ve oranlar ekonomik aydınlığı müjdelerken bizim için her karanlık kampanya son bulmuş olacak mıdır?
Dağ ne kadar yüksek olsa da üstünden bir yol geçecektir. Hiçbir saldırıya teslimimiz düşünülemeyecektir.
“Yüzde 1 alamayan partiler TBMM’de grup kurmuş”
CHP’de çarşı karışmış, İyi Parti’de sular ısınmış. Bizi ne ilgilendirir? Yüzde 1 alamayan partiler TBMM’de grup kurmuş. Bizimle ne alakası var? Biz millete bakarız ne diyor, ne istiyor diye. Biz devlete bakarız hangi zorluklarla savaşıyor diye.
“Türkiye dayatmaları sineye çekecek kabile devlet değildir”
4 Nisan 1949 tarihinde imzalanan Kuzey Atlantik Anlaşması dünya dinamiklerini birçok cepheden etkilemiştir. Finlandiya’nın NATO’ya katılmasıyla üye sayısı 31’e çıkmıştır. Şimdi üyelik peronuna İsveç yanaşmıştır. Türkiye dayatmaları sineye çekecek kabile devlet değildir. Milli varlığımızı doğrudan tehdit eden kanlı terör örgütlerine kucak açan ülkeyle bir güvenlik mimarisinin gölgesinde nasıl buluşacağız. Bunu nasıl hazmedeceğiz. Zillete tamam mı diyeceğiz? İsveç politikalarından dönüş yaparsa bir şey diyemeyiz.
Nitekim karar Sayın Cumhurbaşkanınındır. İsveç’in dolaylı yollardan NATO korunmasına alındığı meydandadır. ABD’ye ait iki bombardıman uçağının İsveç’e konuşlanması tesadüf değildir. ABD başta olmak üzere NATO üyesi bazı ülkelerin terör örgütüyle ilişkisi kabul edilemez boyuttadır. ABD terör örgütüyle ittifak halindeyse Türkiye’yle yaptığı ittifaka ne diyeceğiz? Gündüz şapkalı, gece külahlı müttefik istemiyoruz.
“Bizim için PKK neyse FETÖ de odur”
Hala FETÖ’nün kripto damarının dip dalga içinde faaliyet içinde olduğunu bilmeyen duymayan kalmadı. Bizim için PKK neyse FETÖ de odur. 15 Temmuz 2016’da vatan kurtarılmıştır. Devlet kurtarılmıştır. NATO heyecanlı bir futbol müsabakasını seyreder gibi ihaneti seyretmiştir.
Göz Atmak İster misiniz?
Kışlasız bedelli olur mu?
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, kışlasız bedelli askerlik uygulamasının gündemde olmadığını söyledi. Rusya-Ukrayna savaşı sonrası …